Manevi iyi oluş kişinin hayatındaki dengeye işaret etmektedir. İnsanları yaşamları boyunca karşılaşabilecekleri bazı hastalıklar bu dengeyi bozabilmektedir. Özellikle kanser gibi yaşamı tehdit eden hastalıklarda bireyin yaşam kalitesinin sürdürülmesinde manevi iyi oluşun rolü büyüktür. Bu nedenle çalışma kanser hastalarının manevi iyi oluşları ve yaşam kalitesi arasındaki ilişkiyi belirlemek için gerçekleştirilen kesitsel bir çalışmadır. Araştırma Kasım 2019-Şubat 2020 tarihleri arasında çalışmaya katılmayı kabul eden 87 hasta ile tamamlanmıştır. Veriler araştırmacılar tarafından geliştirilen yapılandırılmış soru formu, Manevi İyi Oluş Ölçeği (FACIT-Sp-12) (Version 4) ve Yaşam Kalitesi Ölçeği (EORTC QLQ-C30) ile toplanmıştır. Veriler SPSS 21.0 programı ile analiz edilmiştir. İstatiksel testlerden yüzde, frekans, ortalama, standart sapma, iki bağımsız değişken arasındaki farklılığın belirlenmesinde Student t testi ile çoklu bağımsız değişkenler arasındaki farklılığın belirlenmesinde ANOVA testi kullanıldı. Veriler arasındaki ilişkinin değerlendirilmesinde Pearson Korelasyon Analizi kullanıldı. Hastaların manevi iyi oluş puanlarının ortalamanın üstünde olduğu görüldü. Çalışmada hastaların; Manevi İyi Oluş Ölçeği’nden aldıkları puanların yüksek olduğu, EORTC QLQ-C30 alt boyutlarından aldıkları puan ortalamaları; Avrupa ülkeleri referans değerleri ile karşılaştırıldığında semptom skorunun Avrupa ülkelerinin referans değerinin üzerinde, fonksiyonel skor ve genel sağlık skorunun ise referans değerin altında olduğu görüldü. Manevi iyi oluş toplam puanının fonksiyonel skor ve genel sağlık durumu skoru ile ilişkili olduğu görüldü.Spiritual well-being indicates the balance in one’s life. Some diseases people may encounter throughout their lives can disrupt this balance. Spiritual well-being plays a major role in maintaining the quality of life, especially during life-threatening diseases such as cancer. Therefore, this is a cross-sectional study conducted to determine the relationship between spiritual well-being and quality of life in cancer patients. The study was completed with 87 individuals who agreed to participate in the study between November 2019 and February 2020. Data were collected using a structured survey form developed by the researchers, the Spiritual Well-being Scale (FACIT-Sp-12) (Version 4), and the Quality of Life Scale (EORTC QLQ-C30). Data were analyzed with SPSS 21.0 program. Data were evaluated using percentage, frequency, mean, standard deviation. Student’s t test was used to determine the difference between two independent variables, and ANOVA test to determine the difference between multiple independent variables. Pearson Correlation Analysis was used to evaluate the relationship between the data. In this study, the patients had a spiritual well-being mean score above the average. The patients’ mean scores on the Spiritual Well-Being Scale high and EORTC QLQ-C30 subscales were compared with the reference values of European countries. Accordingly, their symptom mean score was above the reference value, whereas their functional and general health mean scores were below the reference value. A significant relationship was found between the patients’ total spiritual well-being scores, functional scores and general health status scores.
CITATION STYLE
KÖKTÜRK DALCALI, B., DURGUN, H., & CAN, Ş. (2021). ONKOLOJİ BİRİMİNDE TEDAVİ ALAN HASTALARIN MANEVİ İYİ OLUŞLARI VE YAŞAM KALİTELERİ. İnönü Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Dergisi, 9(2), 536–553. https://doi.org/10.33715/inonusaglik.812182
Mendeley helps you to discover research relevant for your work.